Hamas: ABD'nin ateşkes teklifi kapsamında 10 rehineyi serbest bırakmaya hazırız

Kaynak, SAEED JARAS/Middle East Images/AFP via Getty Images
Hamas, Gazze'de ateşkes için ABD'nin bu hafta yaptığı teklife yanıt verdiklerini ve ateşkes kapsamında hayatta olan 10 rehine ile hayatını kaybetmiş 18 rehinenin cesedini teslim etmeye hazır olduklarını duyurdu.
30 Mayıs'ta BBC'ye konuşan kıdemli bir Hamas yetkilisi, Gazze'de ateşkes ve İsrailli esirlerin serbest bırakılması için ABD'nin sunduğu teklifin taleplerini karşılamadığını söylemiş ve ilerleyen süreçte bir yazılı açıklama yapacaklarını eklemişti.
31Mayıs'ta gelen yazılı açıklamada ateşkes için gerekli koşullar da şöyle sıralandı:
- Kalıcı bir ateşkes,
- İsrail askerlerinin tamamının Gazze'den çekilmesi,
- Ve Gazze'ye insani yardım girişine izin verilmesi.
Açıklamada teklifi mevcut haliyle kabul edip etmediklerine dair net bir ifade yer almadı. Teklifte bu maddelerin hiçbiri yer almıyordu.
Reuters ajansına bilgi veren bir Filistinli yetkili ise Hamas'ın teklife yaklaşımının genel olarak pozitif olduğunu fakat bazı değişiklikler talep ettiklerini söyledi.
Öte yandan ABD ve İsrail ise Hamas'ın bu açıklamasının eleştirdi ve müzakerelerde bir geriye gidiş anlamına geldiğini belirtti.
ABD Başkanı Trump'ın Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff, "Bu açıklama kabul edilemez. Hamas, teklifte ortaya koyduğumuz çerçeveyi kabul etmeli. 60 günlük bir ateşkesin kabul edilmesinin tek yolu, canlı rehinelerin yarısının teslim edilmesi" dedi.
İsrail Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada ise, Hamas'ın açıklamasının ateşkes teklifinin reddi anlamına geldiği savunuldu.
Hamas Gazze'de hala 58 kişiyi esir tutuyor. Bunların en az 20'sinin hayatta olduğu düşünülüyor.
Bu hafta İsrail basınında çıkan haberlerde Başbakan Binyamin Netanyahu'nun rehinelerin aileleriyle iletişime geçip, ABD'nin teklifini kabul ettiklerini söylediği yer almıştı.
Öte yandan İsrail'den bu konuda resmi bir açıklama gelmedi.
30 Mayıs'ta BBC'ye konuşan Hamas yetkilisi Basem Naim "Teklif halkımızın adil ve meşru taleplerinin hiç birini karşılamıyor, bunlar arasında derhal ateşkes ve Gazze'de yaşanan insani facianın sona erdirilmesi de var" demişti:
"Hamas lider kadrosu şu anda yeni teklifi kapsamlı ve sorumlu bir şekilde inceliyor. Bu değerlendirmeye derin bir ulusal sorumluluk hissi ve Filistin halkının kendi topraklarındaki haklarını ve geleceğini korumaya tam bağlılığımız eşlik ediyor."

Kaynak, AFP/Getty Images
İsrail, bölge ülkelerinin Batı Şeria ziyaretini engelledi
Öte yandan İsrail, bölge ülkelerinin Batı Şeria'da Filistin Yönetimi lideri Mahmud Abbas'ı ziyaretini engelledi.
Suudi Arabistan, Bahreyn, Mısır ve Ürdün'ün dışişleri bakanlarının yanı sıra Türkiye'nin de heyette yer alabileceğine dair haberler çıkmıştı.
Dört Arap ülkesi, İsrail'in bu ziyareti engellemesini kınadı:
"Bu İsrail'in işgalci bir güç olarak yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve uluslararası hukukun açık bir ihlali anlamına geliyor."
Reuters'a bilgi veren bir İsrailli yetkili, bu ziyaretin Filistin devletinin tanınmasına hizmet edeceğini ve o yüzden engellediklerini söyledi:
"Böylesi bir devlet şüphesiz ki İsrail Toprakları'nın kalbinde terörist bir devlet olur.
"İsrail, kendisine zarar verebilecek ve güvenliğini tehlikeye atabilecek böylesi hamlelere destek olmayacak.
Mart'tan bu yana 4 bin kişinin öldüğü açıklandı
Beyaz Saray 29 Mayıs'ta yaptığı açıklamada İsrail'in, ABD Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un ateşkes planını kabul ettiğini ve Hamas'tan yanıt beklediklerini açıklamıştı.
İsrail 18 Mart'ta ABD, Katar ve Mısır'ın arabuluculuğuyla varılan iki aylık ateşkesin çökmesinin ardından Gazze'ye yönelik tam ablukayı sürdürme kararı aldı ve Hamas'a karşı askeri operasyonlarına yeniden başladı.
Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail ile geçici ateşkesin sona erdiği Mart'tan bu yana Gazze'de 4 bin kişi öldürüldü.
Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göreyse bu süreçte 600 bin kişi yerinden edildi. 500 bin kişiyse insani yardım eksikliğinden dolayı önümüzdeki aylarda açlıktan ölme riskiyle karşı karşıya.
BM Genel Sekreteri António Guterres, 23 Mayıs'ta yaptığı bir açıklamada İsrail'in Gazze ablukasını kınamış ve yaşananların savaşın "en acımasız evresi" olabileceğini belirtmişti.

Kaynak, Getty Images
Gazze'de gıda merkezindeki izdihamda iki kişi hayatını kaybetti
Bu arada BM Dünya Gıda Programı (WFP), 29 Mayıs'ta Gazze'nin Deyr el-Belah kentinde çok sayıda aç Filistinlinin bir gıda tedarik deposuna zorla girdiğini duyurdu.
WFP açıklamasına göre olayda iki kişi yaşamını yitirdi ve çok sayıda kişi yaralandı.
Bölgeden çok sayıda Filistinlinin depoya girdiği ve ellerinde un çuvalları ve gıda kutularıyla çıktığı görüntüler geldi.
Görüntülerde ayrıca silah sesleri de duyuldu. Kalabalığa kimin ateş açtığı netleştirilemedi.
BM'nin gıda programı, neredeyse üç ay süren ve geçtiğimiz hafta gevşetilen İsrail ablukası yüzünden Gazze'deki insani yardım ihtiyacının "kontrolden çıktığı" uyarısını yaptı.
Açıklamada "Gazze'ye gıda yardımı derhal artırılmalı. İnsanların açlıktan ölmemesinin tek yolu bu" denildi.
İsrailli makamlar 28 Mayıs'ta yaptıkları açıklamada BM ve uluslararası kuruluşlara ait 121 yardım kamyonunun Gazze'ye girişine izin verildiğini duyurdu.
İsrail ve ABD, BM'yi devre dışı bırakan tartışmalı yeni bir oluşum olan Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) tarafından Gazze'de insani yardım dağıtıyor.
BM, ABD güvenlik taşeronlarını kullanan vakfın yardım dağıtım sistemini etik dışı ve uygulanamaz buluyor.
ABD ve İsrail ise bu şekilde yardımın Hamas tarafından çalınmasını engellediğini söyledi.
Hamas, yardımları çaldığı iddiasını reddediyor.

Kaynak, Reuters
AB: İsrail'in saldırıları Hamas'la mücadelenin ötesine geçti
Avrupa Birliği'nin (AB) en üst düzey diplomatı Kaja Kallas, İsrail'in Gazze'deki saldırılarının Hamas'la mücadele için "gerekenin ötesine geçtiğini" söyledi.
Almanya Başbakanı Friedrich Merz de benzer bir açıklama yaptı.
Merz, İsrail'in kuşatma altındaki bölgede hangi sonuca ulaşmaya çalıştığını "artık anlamadığını" açıkladı.
Merz, "Sivil halkın etkilenme biçimi… artık Hamas terörizmine karşı mücadeleyle meşrulaştırılamaz" dedi.
AB, Gazze'nin en büyük insani yardım donörlerinden biri.
Kallas, "Gazze'ye yapılan yardımın büyük kısmı AB tarafından sağlanıyor ancak İsrail tarafından engellendiği için insanlara ulaşmıyor" dedi ve devam etti:
"Halkın çektiği acı dayanılmaz."
Filistinli BM Temsilcisi: Bir insan bu vahşete nasıl dayanabilir

Kaynak, EVN
28 Mayıs'ta Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki toplantıda söz alan Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansour, Gazze'de İsrail saldırılarında öldürülen çocukların sayısını açıklarken gözyaşlarını tutamadı ve isyan etti.
Mart ayında İsrail ile Hamas arasındaki ateşkesin yeniden bozulmasının ardından 1300'den fazla Filistinli çocuğun daha hayatını kaybettiğini açıklayan Mansour, 4 binden fazla çocuğun da yaralandığını ekledi.
Mansour "Binlerce çocuk açlıktan ölüyor. Anneler, çocuklarının cansız bedenlerine sarılıyor, onların saçlarını okşuyor, onlarla konuşup özür diliyor... Bu dayanılacak gibi değil. Bu nasıl olabilir!" diyerek isyan etti.
Oturumda konuşan, Gazze'de uzun süre görev yapmış olan Amerikalı travma cerrahı Feroze Sidhwa da, birçok çocuğun kurtarılabilecekken, yetersiz kan stoğu, antibiyotik ve basit tıbbi malzeme eksikliğinden dolayı hayatını kaybettiğine dikkat çekti.
Sidhwa ayrıca araştırmaların, Gazzeli çocukların neredeyse yarısının, yaşadıkları travma nedeniyle intihara meyilli olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.
Bu makalede X içeriği bulunmaktadır. Çerez ve diğer teknolojileri kullanıyor olabilirler, bilgisayarınıza herhangi bir şey yüklenmeden önce sizin rızanızı alırız. İzin vermeden önce çerez politikasını okumak ve gizlilik politikasına göz atmak isteyebilirsiniz. Bu içeriğe ulaşmak için lütfen "kabul et ve devam et" seçeneğine tıklayın.
X paylaşımının sonu
Gazze yönetimi: Bölgenin yüzde 77'si İsrail kontrolünde
Gazze yönetiminin medya bilgilendirme ofisi, Gazze Şeridi'nin coğrafi alanının yüzde 77'sinin ordunun "yerleşim ve sivil alanlarında konumlandırılması ya da Filistinlilerin mülklerine erişimini engelleyen yoğun saldırılar yoluyla" İsrail kontrolüne geçtiğini açıklamıştı.
BBC Arapça'nın haberine göre medya ofisi, bunun sonuçları konusunda uyarıda bulunarak, İsrail'i bölgenin "demografik haritasını zorla yeniden çizmeye çalışmakla" suçladı.